Ana içeriğe atla

Esmer

 Hani o hiç aklımıza dokunamayan yorgunluklar vardı ya .. bizi bulmayacaktı.. Hani benim ellerim hiç üşümeyecek zannederdin sıcacıktı diye hep.. Hani senin kirpiklerin eğilmeyecekti inanırdım kuşlar bağladım diye uçlarına.. Hani sen ve ben hiç eskimeyecektik.

Yanılıyormuş insan bazen.

Anladığımız kadar işledik birbirimize.. Dokundukça bütünleştik.. Sustuk yağmurlara güneşe koştuk. Hayat hep masum kalacak zannederdik şehirler ölümsüzdü.Hiçbir ev ilgimizi çekmezdi.. hiçbir bahçe hiçbir çatı.

Değişmeyeceğiz derdik biz

hiç ama hiç gölgelenmeyeceğiz.

Önce duvarlarımız oldu çerçeveler astık.. sonra pencerelerimiz.. balkonlar kurduk.. bahçeler edindik.

Yaşadık.. sevdik.. azalarak biriktik.

Ben yorulup güçlendikçe ellerini.. sen kısalıp uzadıkça saçlarımı daha da çok sevdin.

Biz de değişecektik elbet ve işte değiştik..

Kitaplarımız eskidikçe güzelleşecekti ya hani.. ilk dinlediğimiz şarkı hep aynı güzellikte kalacaktı.. Hani mevsimden mevsime renk değistirecektim ben sana.. sen uyuyup uyanacaktın hep bana.. Hani sen ve ben hiç ayrılmayacaktık.

Bazen de yanılmıyormuş insan işte..

Anılar için acılar için.. kavgalar affedişler için.. Dökülen göz yaşları.. kuruyan çiçekler için.. Mevsimleri yaşayıp kuşlara hiç kusmediğin için..

Gülümsüyoruz yetiyor bize.

Kimse kendini kimsede bulmaz.. kendini benimle kaybetmediğin için.. Omzunun ucunda suskuluğumun bunca kelime edeceğinden habersiz kal..

Uzakları izle.. 

kalbini genişlet.. 

Esmer yüzüne gök sığıyor hala..

Işığınla gölgenle

Çok güzelsin!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Seni cennet bilmeli

İçime atıp duruyordum bilemezsin ki Sabahları o suskunluğunu,aklına gelmiyorum diyordum. Gündüzleri sakinliğini, acaba acaba acaba mı diyordum. Geceleri kayboluyor diyordum, tutunuşlarım mı olacaktı sebebi. Sebebin neydi bilemiyordum. Ama bak buradayım ve buradasın benimle. Biz'e rağmen hayat devam ediyor her yerde farkındayım, bazen dengeleri sabit tutmakta bende zorlanıyorum ama sana da çok ihtiyaç duyuyorum. Uçurumlarınla, vadilerinle. Kayalarınla, kıyılarınla, sana. Her mevsim değişiminde, bir daha ki mevsimi seninle yaşamak için dua ediyorum biliyor musun. Her mevsim, bir mevsim daha diye. Seninle dört mevsim ard arda, yani tüm mevsimlerin güzelliğini yaşamak. Solmak, kurumak, yeşermek, açmak. Seninle, sende, senden olmak. Kalbinden uzanıp doğaya karışmak gibi. Bu sabah evin önünde ki taş merdivene oturdum, yüzüme dokunan güneşi ellerin saydım. Nasıl özlemişim. Günaydın dedim, günaydın, günaydın, günaydın. Yağmurları kokun saydığım gibi, kar tanelerin...

Sen ıslık çal ben dans edeyim.

 Biriktirip biriktirip arınmak bu benim yaptığım sanırım. Herkesin bataklığı da ışığı da kendi değil midir bu hayatta. Vakit geç hatta fazla karanlık. Kimseciklerin göğü yok bu saatte seyredilesi. Elim ayağım üşüsün razıyım.. Hadi ! Sen ıslık çal ben dans edeyim.

Mavi kıyılar

Hayatım bir yana da, ruhumu böyle güzelleştirmesi yok mu ah diyorum ah ! Ben böyle ağzımda gök, kalbimde deniz ile sabaha bile sığamam ki. Ziyan olmamalı telaşları insanların yaşamak uğruna, aceleye getirmemeliyim ellerini. Bir dokunsam sehrin topraklarından cennet doğacak, kıyametler yaklaşacak, kavuşurken biz mavi kıyılara yakın. İsminin bir başı ya da bir sonu yok. kokusundan sızıyor ışıklı vakitler. Tüm bildiğim doğrularım gibi yakışırken üzerime gözleri, e n çok ağzını seviyorum, en en çok ağzını. Nefesinin köklerinden öperim.