Ana içeriğe atla

Sende eksiğim

 Sana pencerelerimi bırakıyorum, uzanıp seni izlediğim pencerelerimi. Satırlarımı bırakıyorum sana, yan yana dizerken kelimeleri, içimin titrediği satırlarımı.Hiç çok fazlam olsun istemedim senden. Hiç kafes, kelepçe, tel örgüler yakıştıramadım sana. Kuşlardan, sulardan, çiçeklerimden bahsettim.

Sanırım sen hala kış görmemişliğimden emin, ışığımın loşluğundasın.

Sana şarkılarımı bırakıyorum, dinlerken seni yaşadığım şarkılarımı. Sana sevgimi bırakıyorum, eksiltmekten aciz ama çoğaldıkça incindiğim sevgimi.

Hiç gördün mü beni ağlarken, sana tebessümlerimi bırakıyorum. Hiç şüphe duydun mu kendi gücünden, sana ölesi inancımı bırakıyorum.

Senin dilediğin bende hep vardı, hayallerini dinledikçe utanırdım renklerimden.

Sesimi bırakıyorum sana, sözler sustukça senden ürken sesimi. İsmimi kaç defa doğurmuştu dudakların, şikâyetsizliğimi bırakıyorum. Sana gecelerimi bırakıyorum,bir efkarlı kadehin dibinde, bir şiirde, bir serin yel estiğinde seni özlediğim gelerimi. 

Hiç düşündün mü nasıl sevildin sen,artık aşkı tüm çilesiyle sana bırakıyorum.

Sanırım sen hala sahip olduğundan habersiz darmadağınsın, ama ben çok biriktim. Kendimi çekip sökerken toprağından, köklerimin boşluğunu sana bırakıyorum.

Ardımda bırakabileceğim en güzel düşümü, sana seni bırakıyorum.

Ben artık sende eksiğim,

sahip çık kendine!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Seni cennet bilmeli

İçime atıp duruyordum bilemezsin ki Sabahları o suskunluğunu,aklına gelmiyorum diyordum. Gündüzleri sakinliğini, acaba acaba acaba mı diyordum. Geceleri kayboluyor diyordum, tutunuşlarım mı olacaktı sebebi. Sebebin neydi bilemiyordum. Ama bak buradayım ve buradasın benimle. Biz'e rağmen hayat devam ediyor her yerde farkındayım, bazen dengeleri sabit tutmakta bende zorlanıyorum ama sana da çok ihtiyaç duyuyorum. Uçurumlarınla, vadilerinle. Kayalarınla, kıyılarınla, sana. Her mevsim değişiminde, bir daha ki mevsimi seninle yaşamak için dua ediyorum biliyor musun. Her mevsim, bir mevsim daha diye. Seninle dört mevsim ard arda, yani tüm mevsimlerin güzelliğini yaşamak. Solmak, kurumak, yeşermek, açmak. Seninle, sende, senden olmak. Kalbinden uzanıp doğaya karışmak gibi. Bu sabah evin önünde ki taş merdivene oturdum, yüzüme dokunan güneşi ellerin saydım. Nasıl özlemişim. Günaydın dedim, günaydın, günaydın, günaydın. Yağmurları kokun saydığım gibi, kar tanelerin...

Sen ıslık çal ben dans edeyim.

 Biriktirip biriktirip arınmak bu benim yaptığım sanırım. Herkesin bataklığı da ışığı da kendi değil midir bu hayatta. Vakit geç hatta fazla karanlık. Kimseciklerin göğü yok bu saatte seyredilesi. Elim ayağım üşüsün razıyım.. Hadi ! Sen ıslık çal ben dans edeyim.

Mavi kıyılar

Hayatım bir yana da, ruhumu böyle güzelleştirmesi yok mu ah diyorum ah ! Ben böyle ağzımda gök, kalbimde deniz ile sabaha bile sığamam ki. Ziyan olmamalı telaşları insanların yaşamak uğruna, aceleye getirmemeliyim ellerini. Bir dokunsam sehrin topraklarından cennet doğacak, kıyametler yaklaşacak, kavuşurken biz mavi kıyılara yakın. İsminin bir başı ya da bir sonu yok. kokusundan sızıyor ışıklı vakitler. Tüm bildiğim doğrularım gibi yakışırken üzerime gözleri, e n çok ağzını seviyorum, en en çok ağzını. Nefesinin köklerinden öperim.