Ana içeriğe atla

Bazen sessiz sedasız sevmek gerekiyormuş, bunu da bu gece öğrendim. Şarkımız hala çalıyor. Bana küsmüş olabilirsin belki, ama küsme nolur.Bu gece de bırak böyle sevmiş olayım seni. Tek başıma, sesine vererek bir yandan kendimi hatırladığımca, soluğunu duyarak kalbimde, tekrar tekrar. Aramayacağını bilsem de ulaşabilir olma güzelliğini bile severek. Biraz duygulanarak yıldızlarımın altında ve biraz da gülümseyerek sahip olduğum hayaline pencere başında.Keyifsizken ben, sokulup oturuveriyorsun göğsüme, huzurlu bir hal alıp sürüklüyor beni sonra. Sonra hüzün. Sonra yine huzur.Hiç kuşların sabah dansına denk geldin mi hayatında, ben geldim.Seni tanıdım.Uyuyorsun şuan muhtemelen, bilmiyorum. Öyleyse de farketmez ki. Ben ne yazarsam yazayım yetmeyecek içimi ifade etmeye, ömrüm yetmeyecek bir zerresini anlatabilmeye bu hissettiklerimin.O yüzden …Kuşların o sabah dansları vardır belki.Soluna uzanıyorum, uyanırsan sarıl.Öpüyorum kokundan,şarkı hiç bitmeyecek.

Bazen sessiz sedasız sevmek gerekiyormuş, bunu da bu gece öğrendim. Şarkımız hala çalıyor. Bana küsmüş olabilirsin belki, ama küsme nolur.Bu gece de bırak böyle sevmiş olayım seni. Tek başıma, sesine vererek bir yandan kendimi hatırladığımca, soluğunu duyarak kalbimde, tekrar tekrar. Aramayacağını bilsem de ulaşabilir olma güzelliğini bile severek. Biraz duygulanarak yıldızlarımın altında ve biraz da gülümseyerek sahip olduğum hayaline pencere başında.Keyifsizken ben, sokulup oturuveriyorsun göğsüme, huzurlu bir hal alıp sürüklüyor beni sonra. Sonra hüzün. Sonra yine huzur.Hiç kuşların sabah dansına denk geldin mi hayatında, ben geldim.Seni tanıdım.Uyuyorsun şuan muhtemelen, bilmiyorum. Öyleyse de farketmez ki. Ben ne yazarsam yazayım yetmeyecek içimi ifade etmeye, ömrüm yetmeyecek bir zerresini anlatabilmeye bu hissettiklerimin.O yüzden …Kuşların o sabah dansları vardır belki.Soluna uzanıyorum, uyanırsan sarıl.Öpüyorum kokundan,şarkı hiç bitmeyecek.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sen ıslık çal ben dans edeyim.

 Biriktirip biriktirip arınmak bu benim yaptığım sanırım. Herkesin bataklığı da ışığı da kendi değil midir bu hayatta. Vakit geç hatta fazla karanlık. Kimseciklerin göğü yok bu saatte seyredilesi. Elim ayağım üşüsün razıyım.. Hadi ! Sen ıslık çal ben dans edeyim.

Seni cennet bilmeli

İçime atıp duruyordum bilemezsin ki Sabahları o suskunluğunu,aklına gelmiyorum diyordum. Gündüzleri sakinliğini, acaba acaba acaba mı diyordum. Geceleri kayboluyor diyordum, tutunuşlarım mı olacaktı sebebi. Sebebin neydi bilemiyordum. Ama bak buradayım ve buradasın benimle. Biz'e rağmen hayat devam ediyor her yerde farkındayım, bazen dengeleri sabit tutmakta bende zorlanıyorum ama sana da çok ihtiyaç duyuyorum. Uçurumlarınla, vadilerinle. Kayalarınla, kıyılarınla, sana. Her mevsim değişiminde, bir daha ki mevsimi seninle yaşamak için dua ediyorum biliyor musun. Her mevsim, bir mevsim daha diye. Seninle dört mevsim ard arda, yani tüm mevsimlerin güzelliğini yaşamak. Solmak, kurumak, yeşermek, açmak. Seninle, sende, senden olmak. Kalbinden uzanıp doğaya karışmak gibi. Bu sabah evin önünde ki taş merdivene oturdum, yüzüme dokunan güneşi ellerin saydım. Nasıl özlemişim. Günaydın dedim, günaydın, günaydın, günaydın. Yağmurları kokun saydığım gibi, kar tanelerin...

Mavi kıyılar

Hayatım bir yana da, ruhumu böyle güzelleştirmesi yok mu ah diyorum ah ! Ben böyle ağzımda gök, kalbimde deniz ile sabaha bile sığamam ki. Ziyan olmamalı telaşları insanların yaşamak uğruna, aceleye getirmemeliyim ellerini. Bir dokunsam sehrin topraklarından cennet doğacak, kıyametler yaklaşacak, kavuşurken biz mavi kıyılara yakın. İsminin bir başı ya da bir sonu yok. kokusundan sızıyor ışıklı vakitler. Tüm bildiğim doğrularım gibi yakışırken üzerime gözleri, e n çok ağzını seviyorum, en en çok ağzını. Nefesinin köklerinden öperim.