Ana içeriğe atla

Tıkırtı

 Yağmurlu bir akşam.. hastayım.. keyifsizim..

Açık kalmış bir kitap gibiyim.

Duvarların rüzgâr geçirmeyişinden midir nedir..pencerelerim açık..sayfalarım açık .. kalbim açık.

Kim derdi ki en çok senin ağırlığını isteyeceğim bedenimde  böyle güçsüzken.. kim inanırdı kokunun uçup gitmeyeceğine rüzgâra rağmen.

Dağılmış saçlarımın ardına gizlenemeyeceğimi bildiğimden hep yüzüne dönüyor duruyorum böyle.Yüzüne uzayıp gidiyor vakit..

Seni çok özlüyorum.

Yağmur izlenilmeyince de güzel.. konuşuyor hiç durmadan insana.. sessizliğin bir hükmü kalmıyor böylece ruhumda..

Mevsim hiç olmadığı kadar yersiz.. ellerim yorgun bileklerim soğuk.

Sesinin içimde yankılanıp durduğu zamanlarda ayaklarının bastığı toprakların tadını hatırlatıyorum dilime.

Ismin hep bir tıkırtı.. hep bir tıkırtı bedenimde.

Yağmurlu bir akşam.. hastayım.. keyifsizim..

Aklım için hiç uygun değilim..

Seni çok özlüyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Seni cennet bilmeli

İçime atıp duruyordum bilemezsin ki Sabahları o suskunluğunu,aklına gelmiyorum diyordum. Gündüzleri sakinliğini, acaba acaba acaba mı diyordum. Geceleri kayboluyor diyordum, tutunuşlarım mı olacaktı sebebi. Sebebin neydi bilemiyordum. Ama bak buradayım ve buradasın benimle. Biz'e rağmen hayat devam ediyor her yerde farkındayım, bazen dengeleri sabit tutmakta bende zorlanıyorum ama sana da çok ihtiyaç duyuyorum. Uçurumlarınla, vadilerinle. Kayalarınla, kıyılarınla, sana. Her mevsim değişiminde, bir daha ki mevsimi seninle yaşamak için dua ediyorum biliyor musun. Her mevsim, bir mevsim daha diye. Seninle dört mevsim ard arda, yani tüm mevsimlerin güzelliğini yaşamak. Solmak, kurumak, yeşermek, açmak. Seninle, sende, senden olmak. Kalbinden uzanıp doğaya karışmak gibi. Bu sabah evin önünde ki taş merdivene oturdum, yüzüme dokunan güneşi ellerin saydım. Nasıl özlemişim. Günaydın dedim, günaydın, günaydın, günaydın. Yağmurları kokun saydığım gibi, kar tanelerin...

Sen ıslık çal ben dans edeyim.

 Biriktirip biriktirip arınmak bu benim yaptığım sanırım. Herkesin bataklığı da ışığı da kendi değil midir bu hayatta. Vakit geç hatta fazla karanlık. Kimseciklerin göğü yok bu saatte seyredilesi. Elim ayağım üşüsün razıyım.. Hadi ! Sen ıslık çal ben dans edeyim.

Mavi kıyılar

Hayatım bir yana da, ruhumu böyle güzelleştirmesi yok mu ah diyorum ah ! Ben böyle ağzımda gök, kalbimde deniz ile sabaha bile sığamam ki. Ziyan olmamalı telaşları insanların yaşamak uğruna, aceleye getirmemeliyim ellerini. Bir dokunsam sehrin topraklarından cennet doğacak, kıyametler yaklaşacak, kavuşurken biz mavi kıyılara yakın. İsminin bir başı ya da bir sonu yok. kokusundan sızıyor ışıklı vakitler. Tüm bildiğim doğrularım gibi yakışırken üzerime gözleri, e n çok ağzını seviyorum, en en çok ağzını. Nefesinin köklerinden öperim.