Ana içeriğe atla

Diyemem ona

 Insan diyemiyor...

Bu dünyaya ait olamayacak bir güzellik bu sendeki.. 

Şarkılar seninle dinlenince sıcacık bir hayal.. 

Karaladığın satırlar tenime tek kazımak istediğim.

Karanlık boş sokaklarda koşsam,karşıma çıkacak ilk çocuk tebessümüsün. 

Güneş hep yeniden doğuyor bundan belki.

Insan diyemiyor..

Bir varış değil, bir elde ediş değil bu. Dokunmak duymak tatmak her şeyi dilediğimce. 

Çok çok nefes almak gibi..

Hadi ellerimi tut ! 

Biraz yürüyelim düşelim bolca.

Gökten sarkalım topraktan doğalım.

Hep yan yana.

Bir hayalsen bitme,

 bir şarkıysan susma, bir isimsen kal sesimde.

 Büyük bir marifet değil aslında aşk.

Denizlere dalgaya..Kuşa buluta..

Özlem büyütmek her duyguya ağır değil.

Kalbim isminin değdiği yerlerde dinleniyor.

Ellerim ellerine doyumsuz.Insan diyemiyor ..

Ey gönlümün kutsanmışlığı..

ruhumun kanadı.

Bir aitliğimiz var birbirimizin içinde bir de yetimliğimiz her şeye rağmen.

Tüm bedeller kuşların peşine düşmüşken artık, güven göğe.Sonum sana emanet.

Diyemem ona!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Seni cennet bilmeli

İçime atıp duruyordum bilemezsin ki Sabahları o suskunluğunu,aklına gelmiyorum diyordum. Gündüzleri sakinliğini, acaba acaba acaba mı diyordum. Geceleri kayboluyor diyordum, tutunuşlarım mı olacaktı sebebi. Sebebin neydi bilemiyordum. Ama bak buradayım ve buradasın benimle. Biz'e rağmen hayat devam ediyor her yerde farkındayım, bazen dengeleri sabit tutmakta bende zorlanıyorum ama sana da çok ihtiyaç duyuyorum. Uçurumlarınla, vadilerinle. Kayalarınla, kıyılarınla, sana. Her mevsim değişiminde, bir daha ki mevsimi seninle yaşamak için dua ediyorum biliyor musun. Her mevsim, bir mevsim daha diye. Seninle dört mevsim ard arda, yani tüm mevsimlerin güzelliğini yaşamak. Solmak, kurumak, yeşermek, açmak. Seninle, sende, senden olmak. Kalbinden uzanıp doğaya karışmak gibi. Bu sabah evin önünde ki taş merdivene oturdum, yüzüme dokunan güneşi ellerin saydım. Nasıl özlemişim. Günaydın dedim, günaydın, günaydın, günaydın. Yağmurları kokun saydığım gibi, kar tanelerin...

Sen ıslık çal ben dans edeyim.

 Biriktirip biriktirip arınmak bu benim yaptığım sanırım. Herkesin bataklığı da ışığı da kendi değil midir bu hayatta. Vakit geç hatta fazla karanlık. Kimseciklerin göğü yok bu saatte seyredilesi. Elim ayağım üşüsün razıyım.. Hadi ! Sen ıslık çal ben dans edeyim.

Mavi kıyılar

Hayatım bir yana da, ruhumu böyle güzelleştirmesi yok mu ah diyorum ah ! Ben böyle ağzımda gök, kalbimde deniz ile sabaha bile sığamam ki. Ziyan olmamalı telaşları insanların yaşamak uğruna, aceleye getirmemeliyim ellerini. Bir dokunsam sehrin topraklarından cennet doğacak, kıyametler yaklaşacak, kavuşurken biz mavi kıyılara yakın. İsminin bir başı ya da bir sonu yok. kokusundan sızıyor ışıklı vakitler. Tüm bildiğim doğrularım gibi yakışırken üzerime gözleri, e n çok ağzını seviyorum, en en çok ağzını. Nefesinin köklerinden öperim.